Dizin geriye kaçma (hiperekstansiyon) yaralanması spor yaralanmaları başta olmak üzere dizin normal hareket derecesinden öteye açılmaya zorlandığı herhangi bir durumda ortaya çıkabilen bir sorundur. Bu yazımızda daha çok genç sporcularda görülen dizin geriye zorlanması ile oluşan yaralanmayı ele aldık. Ön çapraz bağ yaralanması başta olmak üzere sporculardaki çoğu diz yaralanması bu mekanizma ile gerçekleşir.
Normalde dizimiz bükme ve açma hareketlerini belli bir sınır içinde gerçekleştirir. Açılma hareketi (ekstansiyon) “0” dereceye kadar olur; bunun anlamı bacağın dümdüz olmasıdır. Bükme hareketi (fleksiyon) ise ortalama “135” derece kadar gerçekleşir.
Dizin Geriye Kaçma Yaralanması Kimlerde Görülür?
Diz normal hareket açısından daha fazla açılmaya zorlanırsa hiperekstansiyon denilen dizin geriye kaçma yaralanması olur. Bu yaralanmada diz kemiklerini birbirine bağlayan bağlar (ligamentler) şiddetli strese maruz kalır. Futbol, basketbol, voleybol, kayak gibi sporlarda bu yaralanma görülebilir. Bunlar dışında dizin dışarıdan kuvvete maruz kaldığı herhangi bir durumda gerçekleşebilir.
Diz kemiklerini birbirine bağlayan, dize sağlamlığını veren başlıca dört tane bağ vardır. Bunlar ön çapraz bağ, arka çapraz bağ, iç yan bağ ve dış yan bağdır. Diz normal maksimum açılma derecesi olan “0” dereceden daha fazla açılmaya zorlanırsa bu bağlar gerilir, hatta yırtılıp kopabilir. Dizde şişlik, ağrı ve oynaklık (instabilite) gibi bulgular görülebilir.
Hiperekstansiyon Yaralanması Nasıl Olur?
Basketbol oyuncusu ağırlığı tek bacağı üzerindeyken aniden durursa uyluk kemiği ve diz kapağı baldır kemiği üzerinde öne doğru hareketine devam etmek ister. Diz hiperekstansiyon yönünde kuvvete maruz kalır. Sonuçta diz içindeki bağlar zedelenebilir. Futbol gibi ikili mücadelenin yoğun olduğu sporlarda dizin önüne direkt darbe gelmesi ile diz geriye doğru zorlanabilir ve hiperekstansiyon yaralanmasına bağlı ön çapraz bağ hasarı oluşabilir. Travmatik yaralanmada kıkırdak ve diğer yumuşak dokularda da zedelenme olabilir.
Dizin Arkaya Doğru Zorlandığı Yaralanmada Hangi Belirtiler Olur?
Belirtiler yaralanma şekli ve şiddetine göre değişir. En sık görülen belirtilerden biri dizin zayıf hissedilmesidir. Kişi boşluğa düşüyormuş, dizi kendini bırakıyormuş, salıyormuş gibi hissedebilir. Dizin sağlamlığının azaldığı bu duruma instabilite denir. Dizde ağrı, şişlik, buna bağlı hareketlerde kısıtlanma olabilir. Travmatik yaralanmalarda ciltte morarma olabilir. Yaralanma sırasında çat diye ses gelmesi bağ kopmasını işaret edebilir. Bu durumda şiddetli ağrı olur. Kişi gecikmeden sağlık kuruluşuna başvurmalıdır.
Tanı Nasıl Koyulur?
Travmatik durumlarda öncelikle ortopedi ve travmatoloji doktoruna başvurulur. Doktor yaralanmanın oluş şeklini sorgular. Önceden benzer bir travma geçirmişse önemli olabilir. Ardından muayene edilir. Dizin görünümü, şişlik ve morarma olup olmaması incelenir. Dokunmakla ağrı ve hassasiyet değerlendirilir. Dizin hareketi kontrol edilir. Normal hareket açısında artma veya azalma var mı bakılır. Bazı özel manevralarla bağların sağlamlığı test edilir. Ardından Röntgen ve emar (MR) filmi çekilmesi gerekebilir.
Nasıl Tedavi Edilir?
Yumuşak dokuların zedelendiği travmatik durumlarda ilk tedavi şekli istirahat, soğuk uygulama, kompresyon bandajı ile sarma, etkilenen bölgeyi kalp seviyesinin yukarısında tutma şeklindedir. Böylece eklem korunarak ödem azaltıcı tedbirler alınır. Ödem ve ağrı azaltıcı, soğutucu özellikte sprey ve jeller kullanılabilir. Ağrı kesici ilaçlar doktor tarafından reçete edilebilir. Akut yaralanma yatıştıktan sonra, izometrik egzersiz denilen kas erimesini önlemek için eklemi zorlamadan yapılan egzersizlere başlanabilir. Eğer bağ kopması yoksa, sorun gerilme veya kısmi yırtık boyutunda ise fizik tedavi ile kişi normal yaşamına dönebilir.
Bağ (örneğin ön çapraz bağ) kopması, menisküs yırtığı olan durumlarda ameliyat gerekebilir. Ameliyat genelde kapalı teknikle (artroskopik) yapılır. Ameliyat sonrası normal yaşama ve spora dönüş için fizik tedavi uygulanır.