Torasik outlet sendromu, TOS veya torasik çıkış sendromu olarak da bilinir ve spesifik bir tanı testi bulunmaması nedeniyle gözden kaçabilen bir durumdur. Kola giden sinir ve kan damarlarının sıkışması nedeniyle oluşur. Kol ağrısı, kolda uyuşma ve güç kaybı gibi şikayetlere neden olur.
Torasik çıkış bölgesi, köprücük kemiğinden koltuk altına kadar uzanan bir bölgedir. Bu bölge içinde sıkışma 3 yerde olabilir:
- Köprücük kemiği ile 1. kaburga arası (kostoklaviküler boşluk),
- Skalen üçgen denilen boyun kaslarının arası ve
- Pektoralis minör aralığı (subkorakioid boşluk)
Torasik Outlet Sendromu Belirtileri
Torasik outlet sendromu, en sık 20-40 yaş arası yetişkinlerde görülür ve kadınlarda görülme sıklığı erkeklere göre daha fazladır. Torasik çıkış bölgesinde sıkışan dokulara göre 3 tip torasik outlet sendromu vardır. Ortaya çıkan belirtiler de buna göre değişiklik gösterebilir.
1. Nörojenik TOS
Torasik outlet bölgesinde sinir dokunun sıkışması ile olur ve tüm TOS hastalarının %95’inde görülür. Nörojenik TOS’ta brakiyal pleksus denilen sinir demetinin sıkışması söz konusudur. Görülen belirtiler şunlardır:
- El ve kolda ağrı, güçsüzlük, uyuşma ve karıncalanma olabilir.
- Boyun ve başın arkasına yayılan ağrı görülebilir
- Sinir hasarının derecesine bağlı olarak elin başparmak tarafındaki kaslarda incelme oluşabilir.
2. Venöz TOS
Toplardamar sıkışması ile olur ve hastaların %4’ünde görülür. Paget-Schroetter hastalığı olarak da bilinir ve kolda morarma, şişlik ve sızlama olabilir.
3. Arteriyel TOS
Atardamarın sıkışması ile olur ve hastaların %1’inde görülür. El ve parmaklarda ağrı, uyuşma, karıncalanma, soğukluk ve soluklaşma görülebilir. Ağrı genelde el ve koldadır ancak omuz ve boyunda da hissedilebilir. Çalışma sırasında elde kramp ve yorulma (klaudikasyon) şikayetleri olabilir. Nabız zayıflayabilir veya hissedilemeyebilir.
Torasik Outlet Sendromu Neden Olur?
Nörojenik TOS, genellikle çalışma sırasında belli hareketlerin fazla tekrarla yapılması gibi nedenlerle oluşur. Kasların aşırı gerilmesi, zedelenmeye ve mikro-skar dokusu oluşumuna yol açar. Skar dokusu kola giden sinirlere baskı yapabilir. Duruş bozukluğu, yanlış çalışma pozisyonu ve uzun süre ağır sırt çantası taşımak bu duruma zemin oluşturabilir.
Ayrıca boyun travması, whiplash yaralanması, tümörler, doğumsal olarak boyun seviyesinde fazladan kaburga kemiği ya da omurgadan kaburga kemiğine uzanan bant olması da sebepler arasındadır.
Venöz TOS, genelde kolun ana toplardamarı olan subklavyen veni zedeleyen, kolun zorlayıcı hareketleri ile oluşur. Kol ve omuzu zorlayan tekrarlayıcı hareketler toplardamarda pıhtı oluşması ve tıkanıklığa neden olabilir.
Arteriyel TOS, kolun ana atardamarı subklavyen arterde pıhtı oluşumu ile gerçekleşir. Çoğu kez pıhtı oluşmasına rağmen kişide belirti görülmeyebilir. Pıhtının küçük parçalara ayrılıp dirsek ve eldeki dolaşımı bozması ile şikayetler ortaya çıkabilir.
Pektoralis Minör Sendromu
Pektoralis minör sendromu; el ve kolda ağrı, uyuşma ve karıncalanmaya neden olan bir durumdur. Pektoralis minör sendromu, torasik outlet sendromu ile birlikte veya tek başına görülebilir. Görülen belirtiler benzerdir, ancak farklı olarak köprücük kemiği aşağısında göğüs duvarında ve koltuk altında ağrı ve hassasiyet olabilir. Köprücük kemiği ve sırtta da ağrı hissedilebilir.
Pektoralis minör sendromu, göğüs ön tarafında yer alan pektoralis minör kasının gerginliğidir. Boyun travması veya omzun aşırı gerilmesi buna yol açabilir. Çocuklarda yüzme ve top fırlatma içeren sporların profesyonel olarak yapılması da pektoralis minör gerginliği oluşturabilir.
Pektoralis minör sendromunun tedavisi öncelikle fizik tedavidir. Fizik tedavi ile iyileşme olmazsa pektoralis minör tendonunu köprücük kemiğine yapıştığı yerden kesme şeklinde ameliyat yapılabilir.
Torasik Çıkış Sendromu Tanısı Nasıl Konur?
Torasik çıkış sendromunda tanı koymak zor olabilir. Çünkü ortaya çıkan belirtiler kişiden kişiye farklılık gösterir. Risk faktörleri açısından kişinin mesleği ve yaptığı sporlar sorgulanır. Tanı koyabilmek için belirti ve bulgular sorgulanır; hasta detaylı fizik muayene ile değerlendirilir:
- Omuzda düşüklük,
- Kolda ödem veya renk değişimi,
- Nabızda anormallik,
- Hareket kısıtlılığı gibi bulgular yol gösterici olabilir.
Muayenede şikayetleri yeniden oluşturan veya artıran provokatif testler değerlidir. Kol, boyun ve omuz belli pozisyonlara getirilerek şikayetlerin oluşup oluşmadığına bakılır. Adson testi, eller havada stres testi (EAST veya Roos testi), kol gerim testi (ULTT veya ELVEY) fizik muayenede TOS için kullanılan özel testlerdir.
Çeşitli tetkikler tanı koymak ve olası diğer hastalıkları dışlamak için kullanılır. Boyun kaburgası varsa Röntgen filmi ile görülebilir. Doppler ultasonografi ile kol damarlarındaki kan akımı ve pıhtı olup olmadığı değerlendirilebilir. BT veya MR anjiyografi damarları görüntüleme amacıyla çekilebilir. MRG ile yapısal anormallikler, boyun fıtığı gibi benzer şikayetler yapabilecek sorunlar tespit edilebilir. Sinir hasarı EMG ve sinir iletim çalışması ile belirlenebilir.
Torasik Outlet Sendromu Tedavisi
- Torasik outlet sendromuna zemin hazırlayan aşırı zorlayıcı kol hareketlerinden kaçınmak,
- Ağır eşya taşımamak, omuzda ağır çanta taşımamak,
- Fazla kilolu kişilerin kilo vermesi,
- Germe egzersizleri ve omuz kaslarını güçlendiren egzersizler
- Duruşun düzeltilmesi bu sorunun tedavisinde ilk dikkat edilmesi gereken konulardır.
Fizik tedavi egzersizleri düzenli yapılırsa damar ve sinirler üzerindeki baskı azalarak iyileşme sağlanabilir. Damar içinde pıhtı oluşumu söz konusu ile pıhtı eritici (trombolitik) ve pıhtı önleyici (antikoagülan) ilaç tedavileri verilebilir. Eğer fizik tedavi ile iyileşme olmazsa ve nörolojik sorunlar ilerleme gösteriyorsa ameliyat gerekebilir.
Okumaya devam edin: “Brakiyal Pleksus Yaralanması Nedir? Belirtileri ve Tedavisi“
Referans: Thoracic Outlet Syndrome: A Comprehensive Review of Pathophysiology, Diagnosis, and Treatment.