İnme hastaları için en sıkıntılı durumlardan biri, hastalıklarının üzerine akciğer enfeksiyonu (pnömoni) eklenmesidir. Aspirasyon pnömonisi disfaji (yutma bozukluğu), aspirasyon (soluk borusu ve akciğere yiyecek ya da mide içeriğinin kaçması) ve inme sonrası kişinin bağışıklık sisteminin zayıflaması gibi faktörlerin sonucunda oluşabilir. İnme sonrası ilk 2 haftada risk en yüksektir. Ağız içinden soluk borusu ve akciğer geçen bakteriler ve mide asidinin soluk borusu ve bronşlara geçerek zarar vermesi enfeksiyon gelişmesine zemin hazırlar.
Aspirasyon üçe ayrılabilir: çiğneme sırasında, yutma sırasında ve yutma tamamlandıktan sonra gelişebilir. Eğer yiyeceklerin tamamı yutma ile yemek borusuna aktarılamıyorsa, ağız ve yutakta kalan parçalar hasta nefes alırken soluk borusuna kaçabilir. Mekanizmaya göre tedavi yaklaşımları farklılaşır, bu nedenle ayırt etmek için videofloroskopi veya endoskopik tetkikler yapılmalıdır. Bu tekniklerden yutma bozukluğu yazımızda bahsetmiştik. Aspirasyon inmeli hastalarda öksürüğe yol açmayabilir (sessiz aspirasyon). Objektif değerlendirmeler bu nedenle gereklidir.
Aspirasyon pnömonisi nasıl önlenir?
Aspirasyon pnömonisini önlemek için disfaji erken tanınmalı, aspirasyonun hacmi ve sıklığını azaltacak önlemler alınmalıdır. Gırtlak ve yutak hissinin arttırılması, öksürük gibi koruyucu mekanizmaların geliştirilmesi ve beynin yeniden öğrenme (plastisite) yeteneği ile yutma fonksiyonunun geri kazandırılması, aspirasyonu önleyici yaklaşımlardır. İnmeli hastaların özelleşmiş bir birimde tedavisi, disfajinin taranarak erken tanınması, yiyeceklerin kıvamının düzenlenmesi, gerektiğinde nazogastrik tüp (NG) veya PEG ile beslenme, vücut hareketlerine erken başlama (mobilizasyon) yoluyla aspirasyon pnömonisi riskini azaltır. Ağız bakımı ile ağız içinde pnömoni için en riskli bakterilerin sayısının azaltılması yararlıdır (1). İnme sadece yutma fonksiyonlarını bozmakla kalmaz, yemek borusunun alt çıkışı ve mide fonksiyonunu da bozar. Midedeki içerik tam olarak bağırsaklara geçemeyebilir, reflü (gastroözefageal reflü) ve kusma görülebilir. Kusmayı önleyici ilaç tedavisi pnömoni riskini azaltabilir (2). Bazı tansiyon ilaçlarının yan etki olarak öksürük yaptığını biliyoruz. Öksürük yan etkileri kronik inmeli hastalarda aspirasyon pnömonisi gelişme riskini azaltabilir (3). Aspirasyon pnömonisini önlemek için pek çok yaklaşım bulunmaktadır ve inme merkezlerinde hastanın durumuna uygun tedbirler alınır. Yine de pnömoni riski sıfıra indirilemez.
Referanslar
- Gosney M, Martin M, Wright A. The role of selective decontamination of the digestive tract in acute stroke. Age Ageing 2006; 35: 42–47.
- Warusevitane A, Karuntilake D, Lally F, Sim J, Roffe C. The safety and effect of metoclopramide to prevent pneumonia in stroke patients fed via nastrogastric tubes (MAPS trial). Stroke 2015; 46: 454–460
- Liu C, Shau W, Wu C, Lai M. Angiotensin-converting enzyme inhibitor/angiotensin II receptor blockers and pneumonia risk among stroke patients. J Hypertension 2012; 30: 2223–2229.